Kuruluş tarihi 3 mart 1924 olan Diyanet işleri Başkanlığımızın,Anayasamızın laiklik ilkesine göre dini inançlara göre yönetilemez bilince de olduğuna vakıf olduğunu düşünüyorum.Ancak Ali Erbaş bunu ilk kez yapmıyor.Ayasofya’nın camii olarak açılmasın da okuduğu hutbe dede, Atatürk’ün adını anmayınca eleştiriler yöneltilmiş tepki toplamıştı.Esasen Anayasamızın değişmez ilkesi olan Laiklik ilkesi yeni Anayasadan tamamen kaldırılmasının denemelerine mi dönüştürülmeye mi çalışılıyor

Güney Kıbrıs Milli Eğitim Bakanlığınca’da, Türk vatanını emperyalizmin elinden kurtararak, bağımsız Türk Milletini kuran ,ulu önderimizin Rum okullarında okutulan kitaplarında yer alan Atatürk’e ait bilgilerin yer aldığı sayfalarını yırtmaları da acaba ulu önderin adının Türkiye’de anılmaması da etkili oldu?Yoksa ayasofya kilisesinin camii yapılıp Atatürk adının anılmasını bile gereksiz kılan hutbesinde anılmamasımı etkili oldu.Sayın Erbaş?

Son zamanlar dada bilhassa Millet İttifakının seçimlerde oy alma telaşından Atatürk’ün adını ağızlarına almaya gittikçe artan korkuklarından mıdır ?bilinmez …Neden Millet İttifakı Yargıtayda ki olaylı açılışta bir tepki de bulunmadı?

Bilinmez ama,bu vatan Atatürk tarafından kurulduğu zamandakinden daha fazla birlik ve beraberliğe ihtiyaç duymaktadır.Sayın Ali Erbaş niçin toplumu gerginliğe ayrımcılığa itmek gibi niçin bir gaflet içinde bulunumaktadır?Neden? Bizi Atatürk gibi Ulu Önderimizin adını dahi anmadan Yargıtay binasının açılışında dua ederek neyi ispatlamışızdır?Bundan sonra da mı Sayın Ali Erbaş her açılışda dua edecektir?

İçimiz de ki Atatürk adını anmama, Türk Devrimlerini zayıflattıkça adalarımız da Yunanistan’nın adaları olur.Bu vatan çok güçlüklerle bize Atatürk tarafından bağışlanmıştır.Bunu unutmamak gerekir.

Ne diyelim Yargıtay Binamız,Hayırlı Uğurlu olsun.illahi adalet bir gün yerini bulsun.Her şeyimizi borçlu olduğumuz Ulu önderimizin adını anarak haydi bundan sonra ATATÜRK’LE açılışlara